Karakterlerin İç Dünyası

Bir roman yazarken en heyecan verici süreçlerden biri, karakterlerin iç dünyasını yaratmaktır. Her karakter, kendi geçmişi, korkuları, umutları ve motivasyonları olan bağımsız bir varlık haline gelmelidir.

Karakter yaratırken, sadece fiziksel özelliklerini belirlemekle yetinmem. Onun çocukluğunu, aldığı eğitimi, yaşadığı travmaları, sevdiklerini ve nefret ettiklerini detaylarıyla planlıyorum. Çünkü bir karakterin bugünkü davranışları, geçmişiyle şekillenir.

Karakterlerimle diyalog kurarken, sanki gerçekten karşımda oturuyormuş gibi hissederim. Onların tepkilerini önceden tahmin edebilir, hangi durumda nasıl davranacaklarını bilebilirim. Bu, ancak karakteri gerçekten tanıdığınızda mümkün olur.

Okuyuculardan aldığım en güzel geri dönümlerden biri, karakterlerimin gerçek insanlar gibi hissettirdiği yönünde. Bu, benim için en büyük başarı göstergesidir. Çünkü iyi bir karakter, sayfalarda yaşayan değil, okuyucunun kalbinde yaşayan karakterdir.

Her yeni romanımda, yeni karakterler yaratmak beni heyecanlandırır. Çünkü her biri, farklı bir hikaye, farklı bir dünya ve farklı bir deneyim anlamına gelir.